300 BİN CAN ALIYOR

A.A

Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği (TİHUD) Genel Sekreteri Prof. Dr. Serhat Ünal, dünya genelinde mevsimsel gribin her yıl yaklaşık 20-40 milyon kişiyi etkilediğini, 250-300 bin kişinin yaşamını yitirmesine yol açtığını belirtti.

Ünal, özellikle mevsim geçişlerinde grip, nezle, sinüzit, zatürre, orta kulak, bademcik ve ses teli iltihabı gibi çeşitli solunum yolu enfeksiyonlarının görüldüğüne işaret etti.

Benzer belirtilerle kendini gösteren nezle ile gribin birbirinden farklı olduğunu vurgulayan Ünal, “rhino” virüsünün burun mukozasında çoğalarak nezleye yol açtığı ve hapşırık, burun akıntısı, ateş, halsizlik ile bitkinlikle kendini gösterdiğini, nezle olunduğunda ateşin fazla yükselmediğini ve kas ağrısının olmadığını bildirdi.

Ünal, gribe yol açan "influenza" virüsünün ise hem boğaz ve burun mukozasında hem de akciğerde çoğaldığını ifade ederek, gripte hapşırık, öksürük, 40 dereceyi bulan ateş, halsizlik, bitkinlik ve çok şiddetli kas ağrısı görüldüğünü belirtti.

YÜKSEK ATEŞ, GRİP BELİRTİSİ

Ünal, nezle ile gribin klinik olarak ayırt edilmesinin zor olduğunu, ancak influenza virüsünü gösteren özel testlerle ayrım yapılabildiğini söyledi. Nezlenin, kendiliğinden 2-3 gün içinde iyileşebildiğini belirten Ünal, istirahat, bol sıvı, dengeli beslenme ve ateş düşürücü ilaç kullanılmasının iyileşme sürecini hızlandırdığını söyledi.

"Grip, mutlaka ciddiye alınmalı ve tedavi edilmelidir. Tedavi edilmediğinde, ölümcül sonuçlar doğurabilir" uyarısında bulunan Ünal, gribin özellikle yaşlılar ve çocuklar için tehlikeli olduğunu vurguladı. Ünal, "Akciğerde çoğalıp zatürreye yol açması ve başka mikroplara zemin hazırlaması nedeniyle grip, özellikle 65 yaş üstündekilerle, akciğer, kalp, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı olanlarda ve kanser tedavisi görenlerde ve bağışıklık sistemi tam gelişmediği için çocuklarda ölümcül seyredebilir" diye konuştu.

Ünal, mevsimsel gribin dünya genelinde her yıl 20-40 milyon kişinin hastalanmasına 250-300 bin kişinin yaşamını yitirmesine yol açtığınına dikkati çekti.

Gripte yatak istirahati, ateş düşürücü ilaç, bol sıvı, doğru beslenme ve virüsün çoğalmasını önleyen ilaçların alınmasının faydalı olduğunu belirten Ünal, mevsim geçişlerinde toplu yerlerde az vakit geçirilmesi, el temizliğine dikkat edilmesi, aksıran ve hapşıranlarla öpüşülmemesi, iyi beslenilmesi ve hapşırmaya başlanıldığında maske takılmasını önerdi.

"YUMURTA ALERJİSİ OLANLARA GRİP AŞISI YAPILMAMALI"

Kişisel önlemlerin dışında, gribe karşı en iyi korunma yönteminin aşı olduğunu vurgulayan Ünal, her yıl mevsimsel grip aşısı olunması gerektiğini söyledi.

Virüslerin yapısının sürekli değiştiği için, her yıl Dünya Sağlık Örgütü'nce takip edildiğini anlatan Ünal, aşı yapım sürecini şöyle anlattı:

"Nisan veya mayıs aylarından itibaren sık görülen virüsler tespit edilir. A grubu virüslerden 2'si, B grubu virüslerden de biri seçilerek aşı üreten bütün firmalara bildirilir. Aşı firmaları da bu yıl için DSÖ'nün bildirdiği veriler doğrultusunda yeni aşılar üretir. Bu yıl gribe karşı koruma sağlanmak isteniyorsa bu yeni aşıdan yaptırılması gerekir. Haziran-Temmuz aylarında binlerce insan üzerinde aşının koruyuculuğu olup olmadığına bakılır, yan etkileri incelenir ve tüm aşamalar tamamlandıktan sonra Ağustos ayında ruhsatlanarak, Eylül ayından itibaren aşılar yapılmaya başlanır.

Virüsler, hazırlanış sürecinde yumurtada çoğaltılır ve fabrikalarda izole edilir, ancak ne kadar izole edilirse edilsin yanında tavuk proteini bulunduğu için, yumurta alerjisi olanlara aşı yapılması önerilmez, alerjiye neden olabilir."

Ünal, aşıların koruyuculuğunun kişinin o virüsle ya da ona yakın bir virüsle hasta olup olmadığına göre değiştiğine dikkati çekerek, "Antijeni ile elde edilmiş virüsle enfekte olunduğunda, aşı yüzde 100, ona daha yakın bir virüsle enfekte olunduğunda yüzde 60 korurken, hiç tanınmayan bir virüsle karşılaşıldığında ise hiç korumaz" dedi.

Ünal, grip aşısının Ekim ayı sonuna kadar yaptırılabileceğini sözlerine ekledi.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:01 Ekim 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.