BU DA TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞI
A.A
Teknoloji bağımlısı gençlerin sayısı hızla artıyor. Hastalara uyuşturucu bağımlılarına uygulanan tedavi uygulanıyor.
Balıklı Rum Hastanesi Anatolia Klinikleri Şefi Prof. Dr. Mansur Beyazyürek, teknoloji ürünlerinin yarattığı bağımlılık nedeniyle kendisine gelen vaka sayısında son 3 yılda ciddi bir artış yaşandığını belirterek, ''Özellikle gençlerde teknoloji bağımlılığının yaygın olmasının Türkiye için çok ciddi bir sorun olduğunu düşünüyorum'' dedi.
Beyazyürek, son yıllarda gelen hasta yakınlarından en çok duyduğu sözün ''Oturup kalkmıyor'' olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''Bilgisayarın, televizyonun başına oturup kalkmayan, saatlerini, günlerini bu şekilde harcayan insanların sayısı her geçen gün artıyor. Bilgisayara, televizyona bağlanıp duruyorlar. Ellerinden cep telefonlarını düşürmeyen, resim çeken, telefonundan internete girenler de oturmadan bağlananlar. Özellikle son 3 yılda teknolojik ürünlere bağımlılık nedeniyle gelen vaka sayısında ciddi bir artış var. Bunların çoğunluğunu bilgisayar oyunları ve internet bağımlıları oluşturuyor. Diğer meslektaşlarıma giden vaka sayısında da artış vardır mutlaka. Ancak Türkiye'de bu konuda yapılmış bilimsel bir çalışma bulunmuyor.''
Teknolojik ürünlere ulaşamamak huzursuz ediyor
Birçok insanın, hayatına giren teknolojik ürünlere ulaşamadığı zaman kendini rahat hissetmediğini belirten Prof. Dr. Beyazyürek, şöyle devam etti:
''Maddenin değişken soğuk cazibesi insanı kendine öyle bağlıyor ki onsuz olamamayı yaşıyoruz. Size artık teknoloji, hiçbir şekilde duygudan düşünceden filan bahsetmiyor. Size sadece 'madde sizi rahatlatır' mesajı veriyor. 'Buzdolabı diyor, iki katlı diyor, derin donduruculu diyor'. Buzdolabı bir madde, o maddenin özellikleri ne kadar fazla olursa sanki siz o kadar mutlu olacaksınız gibi mesaj veriliyor. Teknoloji ürünleri hayatınıza ne kadar çok girerse onlara bağımlılık da o kadar artıyor. Bugün cep telefonunuzu evde unutsanız, eroin kullanan birinin eroin bulamadığındaki ruh halini yaşarsınız.''
Prof. Dr. Beyazyürek, ''Mesela Türkiye'de herkesin evinde televizyon vardır. Ekonomik gücü en zayıf kişilerin bile evinde televizyon bulunur. Televizyonsuz ev düşünemezsiniz.
Ben bir süre Paris'te yaşadım, orada televizyonu olmayan üniversite hocaları gördüm. Televizyona ihtiyaç duymuyor bu kişi. Hayatını başka şeylerle dolduruyor ve televizyonu gereksiz buluyor'' diye konuştu.
Özellikle geleceği hazırlayacak olan çocuk ve genç popülasyonun bilgisayar, play station, cep telefonu gibi teknoloji ürünlerinden mümkün olduğunca uzak yetiştirilmesi ve eğitilmesi taraftarı olduğunu belirten Prof. Dr. Beyazyürek, gençlerin ve çocukların teknoloji bağımlısı olmasının alacakları eğitimi de ciddi şekilde olumsuz etkilediğini, aynı zamanda yetişkin olduklarında mutlu bir birey olmalarını da engellediğini kaydetti.
Paylaş