Bu terapi rahatlatıyor
DR. SEMRA BARİPOĞLU
PSK. YILDIZ BURKOVİK
Sadece 'kaygılıyım, tedirginim' diyordu ve tüm şikâyeti buydu. Bir miktar titrediğinin farkına varmaya başlamıştı ama o kadar yoğun ve hatalı nefes aldığının kesinlikle farkında değildi. Çünkü panik ataklarda en mühim şey nefese hâkim olamamaktır. Kaygı, nefes sayısını artırır. Nefes alış verişlerdeki sıklıklar değişebilir. Örneğin bir dakikada normal ortalama nefes sayısı 12’dir ve bu sayının 14’e kadar yükselmesi normaldir. Ama en önemli şey kesinlikle nefestir.
Bir kişi eğer gevşeme nefesi egzersizi yapmak istiyorsa, nefes sıklığı bir dakikada 6 ile 8 arasında nefes almalıdır. Normal kişiler için de böyledir durum. Alma ve vermeyi 1 kabul edersek sonuç böyle olmalıdır ve kaygı durumunda nefes miktarı artar, hızlanır ve nefes sayısı artınca vücutta kalsiyum oranı çekilmeye başlar. Bunun devamında, el ayak uyuşmaları başlar ve ellerde kasılmalar olur. Kişi eğer hatalı nefes alıyorsa, yani göğsün üst kısmından alıyorsa bu nefes, panik atağı ortaya çıkartır. Kişi bu tür nefes almaya başlayınca daha çok kaygı duyuyor çünkü ve bu nefes biçimi, kasılmaları beraberinde getiriyor. Bu insanlar sadece kendilerini kastıklarını sanıyorlar ama bütün mesele nefesin bozukluğunda yatıyor. Göğsün üst kısmından nefes alıp verirken vücudumuz çok fazla karbondioksit çıkarır, bu da kanın asit oranını etkiler. Beyindeki kan damarlarının daralmasıyla oksijen dolaşımı yavaşlar. Bunun sonucu olarak da çarpıntı, baş dönmesi, göğüs ağrısı ve baygınlık hissiyle birlikte panik atak durumu ortaya çıkabilir. Doğal olarak terleme de kendisini gösterir.
O kadın da buraya geldiğinde bu durumdaydı. Görüşmeye başladık şikâyetleriyle ilgili. Genelde, kaygı duyduğunu sadece genel olarak bu kaygıdan çok rahatsız olduğunu, her an, her dakika kötü bir şey olacakmış gibi hissettiğini söyledi ki, genelde bunu söyler panik atak hastaları. ‘Nedenini bilmiyorum ama bir şey olacak bana’, ‘kalbim duracak sanırım, kanser olacağım’, ‘biliyorum annem ilk doğumundan sonra öldü ben de öleceğim’ gibi söylemlerle geliyorlar. Alarm hissediyor vücut çünkü. Kadının nefes sayısını ölçtüm. Bir dakikada 54 çıktı. Çok şaşırdım ve bu sayının çok yüksek olduğunu söyledim. O da şaşırdı ve benim verdiğim egzersizle birlikte nefes sayısını yavaşça indirttik. Hasta diyaframdan almıyorsa nefesini, direkt olarak onu gösteriyoruz ve yatarken midelerinin üzerine boş bir kutu koyduruyoruz arka üstü yatarken onun nasıl olduğunu gösteriyoruz ve hatalarını görüp ne yapılabilir sorusunun cevabını arıyorlar. Bu yöntemi bu konularla ilgili yurt dışındaki tüm yabancılar biliyorlar. Biz de daha çok yoga, meditasyon ve tiyatro eğitimi ile diksiyon kursu verenler ve müzik konusuyla ilgili eğitimi verenler biliyorlar. Nefesin ritmi ve sayısı önemli bu durumda genel de bilinmeyen 1 dakikada alınan sayının kaç olduğudur, Memory Centerda bu uygulamayı kişilere respirasyon biofeedback denen alet yardımıyla gösteriyoruz.Diyaframa takılan bir kemer yardımıyla bilgisayar ekranında nefes ritm sayısı ve alma duraklama ve nefesi verme görüntüsü ile nefes alırken diyaframın ne ölçüde şişmesi gerektiğini kişi kendisi izlemekte olup, hatalı nefes alım ve verimi var ise bunu düzeltme imkanına sahip oluyor. Ayrıca göğüsten alıyorsa ritmdeki ve görüntüdeki değişiklikten bunu fark edip derhal düzenleme yoluna gidebiliyor. Bunu fark etmesi ve düzenlemesi kaygı sürecinin paniğin giderek azalmasında ve hatta kontrolunda ve sonra da yok olmasında fayda sağlıyor. . Bu çok daha rahat ve sakin bir yöntem, kişi hatayı görünce kendini toparlıyor, her gün egzersiz yaparsa bir zaman sonra vücut buna alışıyor. Bir de bazen kas gerginliğini ölçmek için parmaklara takılıyor bu alet ve kişinin kas gerginliği ölçülüyor. Kasların gevşek olması için gereken sayının
Daha sonraki süreçte elektrotları kafaya takıyoruz. Ve düşünce seviyesi ile ilgili gelişmeleri izliyoruz. Mesela belirli bir düşünce seviyemiz vardır. Derin düşünce hali, bir sayıya kadar normaldir ama onu çok geçiyorsa kişi durdurulamayan bir düşünceye sahip çıkar. Düşüncesini dinlenme anında bile durduramıyordur kişi. İşte bu elektrotlar sayesinde kişi izliyor kendini ve beyninde kendini kontrol edebilme dalgası oluşturabilmeyi öğreniyor.
Sonra rahatlama nefes egzersizleri çok ilgili olarak dikkati toplamak çok önemli bu yöntemde. 'Yapamıyorum' diyor insanlar çünkü panik de insan bir şey yapamıyor ama burada kişi yapabilir hale geliyor. Nefesini kontrol edebiliyor ve terapi yapılıyor çünkü bunun neye dayalı olduğu ne zaman başladığı, süreci çok önemli.
Paylaş