Limon nanesi, oğul otu, kovan otu olarak bilinen “melissa officinalis” bitkisi bunamaya umut olabilir.
Limon nanesi, oğul otu, kovan otu olarak bilinen “melissa officinalis” bitkisi bunamaya umut olabilir.

Limon nanesi, oğul otu, kovan otu olarak bilinen “melissa officinalis” bitkisinin başta bunamaya yönelik olmak üzere fonksiyonel özelliklerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesine yönelik araştırmaların, bitkinin alzheimer hastalığına karşı olumlu sonuçlar erdiğini gösterdiği bildirildi.
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Köksal Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, melissa officinalis'in, kültüre alınmış, çok yıllık limon kokulu bir tıbbi ve aromatik bitki olduğunu söyledi.
Bitkinin özellikle yapraklarının flavonoidlerce zengin olmasının yanı sıra önemli bileşiklere sahip olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Demir, bu bileşenlerinden dolayı bitkinin, potansiyel olarak endişe giderici ve sakinleştirici, antiviral ve antimikrobiyal, ağrı kesici ve antioksidan aktivitelere sahip olmasıyla dikkati çektiğini anlattı.
Kalp damar ve merkezi sinir sistemi üzerinde olumlu etkisi bulunan melissa officinalis bitkisinin limon nanesi, oğul otu, kovan otu olarak bilindiğini ifade eden Prof. Dr. Demir, bu bitkinin kullanımıyla ilgili bilgilerin 2 bin yıldan uzun süre önce yazılı kaynaklarda yer aldığını bildirdi.
Bu bitkiyle ilgili stres yatıştırıcı ve antibakteriyel etkilerinin yanı sıra sinir hastalıkları, sindirim sistemi bozuklukları, uyku sorunları, aşırı heyecanlanma üzerine olumlu fonksiyonları hakkında raporların yayınlandığını belirten Demir, “Avrupa ve Anadolu'da yaygın olarak yetişen bir bitki olmasının yanı sıra tanıdığı özellikler nedeniyle de dünyada yetiştiriciliği yapılmaktadır” dedi.
Demir, yaşlılık olarak kabul edilen 65 yaşın üzerindeki bunamanın ve idrak fonksiyonlarında bozulmanın en yaygın nedeninin alzheimer hastalığı olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“65 yaş üstü kişilerde karşılaşılan bunamanın yüzde 50-60'ının alzheimer hastalığından kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu popülasyonun yaklaşık yüzde 6-8'inde alzheimer hastalığı görülmekte, yaşla orantılı olarak artış göstererek 85 yaşın üzerinde yüzde 30'lara kadar çıkmaktadır. Toplumda yaşlı oranı arttıkça alzheimer hastalığı da giderek artan bir sorun haline gelmektedir. Hastalık süresi ölüme kadar 3-20 yıllık bir seyir izlemektedir. Alzheimer hastalığı ile ilişkilendirilen başlıca semptomların arasında idrak kabiliyeti bozukluğu ve hafıza kaybı yer almaktadır. Dil bozuklukları, depresyon, davranışsal problemler, ruh hali dengesizlikleri ve psikoz da alzheimer hastalığının ileri evreleri ile ilişkilendirilen durumlardandır.”
Son yıllarda yapılan araştırmalarda melissa officinalis bitkisinin endişe giderici ve sakinleştirici özelliğinin öne çıktığını anlatan Demir, “Araştırmalar sonucu elde edilen bulgular ile oğul otunun alzheimer hastalığının tedavisinde ve epilepside rol oynadığı söylenebilir. Son yıllarda Melissa officinalis kullanılarak yapılan nörolojik çalışmalar, bu bitkilerin asetilkolinesteraz aktivitesini inhibe ederek alzheimer ve epilepsi gibi rahatsızlıklara iyi geldiğini ortaya koymuştur” diye konuştu.
A.A