

 Islattı, 8 yaşında Almanya'da  yaşadıkları dönemde, ağabeyinin teşvikiyle bağlama çalmaya başladığını  belirterek, uzun yıllar bağlama çaldıktan sonra yavaş yavaş başka enstrümanlara  merak duyarak ud, cümbüş ve tambur gibi Türk enstrümanlarıyla tanıştığını  anlattı.
Tanıştığı enstrümanları araştırıp incelemeye başladığını dile getiren  Islattı, “Bir süre bu enstrümanlarla vakit geçirdikten sonra, 12 yıl önce başka  bir merak başladı içimde. Yabancı ülkelerin halk sazlarını araştırmaya başladım.  Boş kaldıkça hem o ülkelerin halk ezgilerini araştırdım hem de enstrümanlarını  çalmaya gayret gösterdim. Bugün 35 yıllık müzik hayatımın birikiminde 26 farklı  Türk ve dünya enstrümanını çalıyorum” dedi.
Çocukluğunda başlayan hobinin, merak duygusu sayesinde geliştiğini ifade  eden Islattı, okul dışındaki tüm zamanını müzikle geçirdiğini kaydetti. Islattı,  100'e yakın şiiri, 60 civarında da bestesi olduğunu anlatarak, müzikle ilgilenen  gençlere karşılık beklemeden her konuda yardımcı olacağını söyledi.
A.A
Islattı, 8 yaşında Almanya'da  yaşadıkları dönemde, ağabeyinin teşvikiyle bağlama çalmaya başladığını  belirterek, uzun yıllar bağlama çaldıktan sonra yavaş yavaş başka enstrümanlara  merak duyarak ud, cümbüş ve tambur gibi Türk enstrümanlarıyla tanıştığını  anlattı.
Tanıştığı enstrümanları araştırıp incelemeye başladığını dile getiren  Islattı, “Bir süre bu enstrümanlarla vakit geçirdikten sonra, 12 yıl önce başka  bir merak başladı içimde. Yabancı ülkelerin halk sazlarını araştırmaya başladım.  Boş kaldıkça hem o ülkelerin halk ezgilerini araştırdım hem de enstrümanlarını  çalmaya gayret gösterdim. Bugün 35 yıllık müzik hayatımın birikiminde 26 farklı  Türk ve dünya enstrümanını çalıyorum” dedi.
Çocukluğunda başlayan hobinin, merak duygusu sayesinde geliştiğini ifade  eden Islattı, okul dışındaki tüm zamanını müzikle geçirdiğini kaydetti. Islattı,  100'e yakın şiiri, 60 civarında da bestesi olduğunu anlatarak, müzikle ilgilenen  gençlere karşılık beklemeden her konuda yardımcı olacağını söyledi.
A.A
Paylaş