DHA
TBMM Adalet Komisyonunun 212 maddesini kabul ettiği ve görüşmelerine bu haftadan itibaren devam edeceği 649 maddelik Türk Borçlar Kanunu Tasarısı, hizmet sözleşmelerine dayanan işçi-işveren ilişkisi konusunda da önemli yenilikler içeriyor.
İş Kanununa paralel düzenlemelerin yanı sıra, yürürlükteki Borçlar Kanununda yer almayan yeni hükümlere de yer verilen tasarıya göre, işveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermekle yükümlü olacak.
İşçinin sağlığını da gözetecek olan işveren, işçiyi hastalandığında çalışmaya zorlamayacak, tedavi olması için izin verecek, işyerinde de acil tedavi imkanlarını sağlayacak
İşyerinde "ahlaka uygun bir düzenin" gerçekleştirilmesini sağlamakla yükümlü tutulan işveren, kadın ve erkek işçilerin cinsel tacize uğramamaları ve cinsel tacize uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri alacak. İşveren, bu amaçla, işçilerin derhal yardım isteyebilecekleri "güvenlik sistemi kurma" ve "güvenlik personeli bulundurma" gibi, işçilerin cinsel tacizle karşılaşma tehlikesini ortadan kaldırmaya yönelik uygun önlemleri almakla yükümlü olacak.
BORÇLAR KANUNUNA İLK DEFA GİRİYOR
Tasarının hazırlanması için Adalet Bakanlığında oluşturulan komisyona başkanlık eden ve Adalet Komisyonundaki çalışmalara da katılan İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nevzat Koç, "cinsel taciz" ilgili hükmün, Borçlar Kanununa ilk defa girdiğini söyledi. Koç, cinsel tacizi önlemeye yönelik hangi tedbirlerin alınacağını, işyerinin özelliği ve faaliyet alanı gibi kriterler gözönüne alınarak işverence belirleneceğini vurguladı.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya da cinsel taciz kavramı, iş hukukunda yer almamış olsa da hukuka aykırı bir fiil olarak yaptırıma bağlandığını ifade etti. İyimaya, "Çünkü işveren, çalıştırdığı işçisine karşı dürüst ve ahlaka uygun bir tavır sergilemek zorundadır. Cinsel taciz, bu yönüyle tipik bir sözleşmeye aykırılık oluşturur. Borçlar Kanununda yer almış veya almamış olması, bu sonucu ortadan kaldırmaz. Komisyon, tasarıdaki bu özel hükmü hukuk yapımı ilkeleri çerçevesinde değerlendirecektir" diye konuştu.
İŞÇİNİN BİLGİSAYARINDAKİ KİŞİSEL BİLGİLER
Tasarıda, işçi-işveren ilişkisi açısından yer alan diğer düzenlemelere göre, işveren, iş kazalarına karşı gerekli önlemleri alacak. İşverenin, gerekli önlemleri almaması nedeniyle işçinin ölmesi durumunda, işçinin desteğinden yoksun kalanların tazminat alacakları; sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine tabi olacak.
Bilgisayar ortamında saklanabilen verilerin kullanılması konusunda işçinin korunması amacıyla sınırlama getiren tasarıya göre, işveren, işçiye ait kişisel verileri, ancak işçinin işe yatkınlığıyla ilgili veya hizmet sözleşmesinin ifası için zorunlu olduğu ölçüde kullanabilecek.
İşçinin, işveren ile bir ev düzeni içinde birlikte yaşadığı durumlarda, işveren, işçinin beslenme ve barınma gereksinimlerini karşılayacak.
İşçi, kusuru olmaksızın hastalık veya kaza gibi sebeplerle iş göremezse, işveren, sosyal sigortalar yardımlarından yararlanamayan, bir yıla kadar çalışmış işçinin bakımını ve tedavisini, 2 hafta süreyle yapacak.
İŞÇİNİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ
İşi özenle yapacak ve işverenin haklı menfaatinin korunmasında sadakatle davranacak olan işçi, işverene ait makineleri, araç ve gereçleri, teknik sistemleri, tesisleri ve taşıtları, usulüne uygun olarak kullanmak ve bunlarla birlikte işin görülmesi için kendisine teslim edilmiş olan malzemeye özen göstermekle yükümlü olacak.
İşçi, üçüncü kişilerle ücret karşılığında anlaşmalar yaparak işverene karşı sadakat yükümlülüğünü ihlal edemeyecek ve işvereniyle rekabete yol açacak iş ve işlemlerde bulunamayacak.
İŞÇİYE SIR SAKLAMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Hizmet ilişkisinin devamı süresince iş gördüğü sırada öğrendiği üretim ve iş sırları gibi bilgileri, kendisi veya başkalarının yararına kullanamayacak olan işçi, hizmet ilişkisi sona erse bile, işverenin haklı yararlarının korunması için gerekli olduğu ölçüde sır saklamakla yükümlü olacak.
İşçi, üçüncü kişilerden işveren için aldığı şeyleri ve özellikle paraları derhal teslim edecek.