Kişi bedeninden utanır mı?
'Kadınlar için önemli olan zayıf olmak mıdır, şık ve zarif olmak mıdır? Zayıf ve kilosuz olmak için çekilen çileler… Kişi zayıf olmadığı için bedeninden utanır mı?'
Sevilme ve beğenilme isteği her insanda var olan doğal bir istektir. Doğal olmayan, sevilme ve beğenilmenin yüzeysel, derinliği olmayan bazı kriterlere, aşırı ve yapay bir şekilde bağlanıyor olmasıdır.
Konuyla ilgili çalışmalar yapan Psk. Dr. Ercüment Doğan bu krtierlere göre, sevilmek için zayıf olmamız gerektiğine inandırılıyoruz görüşünde. Şişmanlıkla ilgili durumun da bundan ibaret olduğu görüşünü dile getiren Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi'nden Uzman Psikolog Ercüment Doğan, sağlıklı her insanın dış görünüşüne özen göstereceğini ama dış görünüş ile ilgili değerlendirmelerimizin 'kilolu' ya da 'zayıf' olma ekseninde çok sık gidip gelmeye başladığını aktarıyor. Bu konu sebebiyle psikiyatrik sorun yaşananların yoğun olduğuna dikkat çeken Erdoğan, özellikle kadınların dış görünüşleri ile ilgili değerlendirmeler evrensel nitelikte değerler olan şık ve zarif olmaya ve öz bakıma yapılan vurgudan saptırıldığını dile getiriyor.
Psk. Dr. Ercüment Doğan, "Kişilerin kiloya odaklandırıldığında ortaya tek tip vücut ölçülü kadınların cazip olarak algılanılmaya zorlandığı bir tablo çıkıyor" diyor. Ercüment Doğan; durumun değerli olan şık ve zarif olmaktan çıkarak zayıf olmaya kaydığı uyarısında bulunuyor.
Doğan konuyla ilgili şunları söyledi:
"Gündelik konuşmaların en önde gelen konusu olan zayıflama sırasında psikolojik dengenin de önemli olduğu göz ardı ediliyor. Bu da başka sorunlara neden oluyor. Bu durum, kişinin, kendisini algılamasında ve değerlendirmesinde zaten geri planda kalmaya başlamış olan kişilik özelliklerini ve insani yanını daha da gerilere atmasına neden oluyor. Tam da bu noktada psikolojik problemlerin temeli atılıyor.
Geçmişe şöyle bir baktığımızda Avrupa kültüründe zayıf olmanın teşvik edilmediği hatta eleştirildiği dönemlerin olması, günümüzde de farklı alt kültürlerde zayıf olan kadınların erkekler tarafından beğenilmemeleri gibi gerçekler, zayıf olmayla ilgili varsayılan olumlu değer yargısının evrensel olmadığını bize net bir şekilde gösteriyor. Güzellik algısal bir değerlendirme ölçütü. Değerlendirildiği döneme, kültüre toplum yapısına, kişisel tercihlere bağlı olarak değişebililiyor. Güzellik algısı, günümüz dünyasında önemli bir endüstrinin parçası. Bu çerçevede, fazla kilonun fiziksel sağlığa zarar verme potansiyeli ile ilgili gerçekçi kaygıların oldukça geri planda kaldığı ve yeterince vurgulanmadığı bir resimle de karşı karşıya kalmış oluyoruz."
Konuyla ilgili değerlendirmelerinde Uzman Psikolog Ercüment Doğan; şişmanlığın sebeplerine bakıldığında psikolojik nedenler kadar fizyolojik nedenlerin de ağırlıkta olduğunun gözlendiğini belirtti. Özellikle bu kişilerin metabolizmalarının genel popülasyona göre daha yavaş işlediği araştırmacılar tarafından saptandığını söyleyen Doğan, bu durumda yaşanılan sorunun sadece psikolojik olarak adlandırılması da kişinin sanki durumun kontrolünde olduğu sanrısını yarattığını buna dikkat edilmesi gerektiğine işaret ediyor. Ercüment Doğan değerlendirmelerini, yanlış algılanan bu durumda kişinin suçluluk duygusunun artması, bedenin 'utanılacak' bir şey olarak algılanması kaçınılmaz oluyor şeklinde tamamlıyor.
UĞUR İLYAS CANBOLAT
KAYNAK: //www.hurriyet.com.tr/saglik/9415573.asp?gid=161&sz=72569
Paylaş