TÜRKİYE'DE EĞİTİM ASIK YÜZLÜ
A.A
Türk eğitim sisteminin “asık suratlı” olduğu, eğitimde mizahtan yararlanılması durumunda öğrenmenin kolaylaşacağı açıklandı.
Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Günseli Oral, Türk eğitim sisteminin “asık suratlı” olduğunu, buna karşın eğitimde mizahtan yararlanılması durumunda öğrenmenin daha da kolaylaşacağını söyledi.
Mizahın odaklanmayı ve dikkati artırmasının altında bazı tıbbi bulguların yer aldığını ifade eden Doç. Dr. Günseli Oral, serotonin hormonunun burada anahtar kavram olduğunu söyledi.
Serotoninin, insanın mutluluk hormonları arasında yer aldığını ve depresyonla başa çıkmasını, olayları takip edip dış dünya ile sağlıklı ilişki kurmasını sağladığını kaydeden Oral, “Serotonin hormonunun bir önemli rolü de sinir hücrelerinin uyarılma sürelerini önemli ölçüde artırmasıdır. Yani serotonin, normal koşullarda birkaç dakika boyunca uyarılan ve sonra dinlenmeye geçen bir sinir hücresinin uyarılmışlık süresini birkaç haftaya kadar uzatabilir” dedi.
Genel olarak çikolata, muz ya da antidepresanlarda bulunan serotonin hormonunun, kişinin güldüğü zaman da sentezlendiğini vurgulayan Günseli Oral, “Bu nedenle iyi planlanmış mizah, kişinin öğrenme süresinde odaklanmasını güçlendirdiği gibi, öğrenilen bilgilerin de daha uzun süre kalıcı olmasına yardım eder” diye konuştu.
MİZAH PLANLI OLMALI
Derste mizahın kullanılmasının, öğrenciler sıkıldığı zaman herhangi bir fıkra anlatmak anlamına gelmediğinin altını çizen Oral, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Derslerde kullanılacak mizahın konuyla ilgisi olması, konunun öğrenilmesini kolaylaştırması ve önceden planlanarak kullanılması gerekir. Konunun anlaşılmasını kolaylaştıran karikatürler, eğlenceli kısa filmler ya da fıkralar mizah unsuru olarak kullanılabilir. Öğretmenlerin mizahı derslerde başarılı ve etkili biçimde kullanabilmeleri için önceden mizah örneklerini toplamaları ve dersin hangi aşamasında kullanacaklarını planlamaları gerekir. Bu da tıpkı derste gerekli olan örnekleri toplamak ya da yöntem ve teknikleri ayarlamak gibi ciddi bir çaba gerektirir.”
Her öğretmenin mizaha yatkın olamayacağını hatırlatan Oral, önceden planlanan mizahı bu açıdan önerdiğini belirtti.
Dünyada ve Türkiye'de “eğitim mizahı” kavramının henüz yerleşmediğini söyleyen Oral, Türkiye'de eğitimde yararlanılan bazı kitapların ABD'de eğitimde yararlanılan kitapların tercümesi olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Oral, “Amerika'daki kitapların hemen her sayfasında bir veya iki karikatür varken, Türkçe tercümelere baktığımızda o karikatürlerin ortadan kaldırıldığını görüyoruz” ifadelerine yer verdi.
“TALK SHOW'CU HOCA”
Oral, eğitim yaşamında en iyi anladığı ve hiç unutmadığı iki konunun, öğretmeninin mizah katarak işlediği dersler olduğunu belirterek, kendi derslerinde de mizahtan planlı olarak yararlandığını kaydetti. Öğrencilerinin kendisinden söz ederken “Talk Show'cu Hoca” dediğini kaydeden Oral, “Türkiye'de eğitim asık suratlı. Oysa dozu iyi ayarlanmış mizah, öğrenmeyi her yaşta çok daha kolaylaştırıyor” dedi.
Oral, gelecek eğitim döneminden itibaren artık mizahın eğitim sisteminde yerini almasını dilediğini de sözlerine ekledi.
Paylaş