Uyuşturucu çevreyi bile kirletiyor

Kuzey California'nın esrar yetiştiricilerinin dikkatini, büyük ve git gide genişleyen ekim alanlarının çevre üzerindeki etkisine çeken şey, ender bulunan, küçük bir gelincik ailesinin ölümü oldu.

Kuzey California'nın esrar yetiştiricilerinin dikkatini, büyük ve git gide genişleyen ekim alanlarının çevre üzerindeki etkisine çeken şey, ender bulunan, küçük bir gelincik ailesinin ölümü oldu.

Pasifik balıkçısı ad ı ver i len hayvan, d-Con gibi fare zehirlerinde bulunan bir pıhtı önleyici tarafından zehirlenmişti. O zamandan bu yana altı zehirlenmiş gelincik daha bulundu. Nesli tükenmekte olan iki benekli baykuşun test sonucu pozitif çıktı. Cal i fornia Üniversitesi'nden araştırmacı Mourad W. Gabriel, zehirlenmenin derin ormanlardaki esrar yetiştiricilerinin bitkilerini farelerden korumak için d-Con kullanmasıyla başladığı sonucuna vardı. Bu haber esrar yetiştiricilerinin, kanun nezdindeki muhaliflerinin uzun süredir savunduğu görüşü kabul isteksizce de olsa kabul etmelerini sağladı: sanayileşme sırasında kesilen ağaçlar gibi, büyüyen esrar sektörü de koyu renkli servi ağaçlarıyla, canlı olan ekosistemi kontrol eden ormana bir tehlike teşkil ediyor. Hasada yer açmak için tepeler düzlendi. Buldozerler erozyona meyilli olan dağ yamaçlarında toprak kaymalarına neden oldu. Yol ve baraj inşaatları, bazı nehirleri, yerinden oynayan topraklarla tıkıyor. Diğerleriyse sapmalar yüzünden kuruyor. Kesilen ağaçlar yüzünden nüfusu bir hayli azalan somon balıkları için çok az su kaldı. Yerel ve eyalet yargı organlarının sorunla başa çıkma yeteneği, maddenin yasal statüsü nedeniyle de köreldi.

UYUŞTURUCU BAĞIMLILIĞINDAN KURTULUN

Devlet tarafından tıbbi kullanımına izin verilse de esrar ABD yasalarına göre hala yasak; bu da çeşit çeşit yetiştiricilerin ortaya çıkmasına yol açıyor. Bazıları eyalet yasaları dahilinde esrar yetiştiriyor, bazılarıysa kaçak olarak. California Balıkçılık ve Vahşi Yaşam Departmanı'ndan Scott Bauer, "Dün, suyun çoğunluğu esrar yetiştiricilerinden oluşan 15 farklı insan grubuna ya da bireye su sağlayacak şekilde bölündüğü bir yere gittim" diyor. "Nehir bu sene kuruyacak" diye ekliyor. Brad Jobb'ın çalıştığı ABD Toprak Yönetimi Dairesi'nin arazisi, çevreye en çok zarar veren Meksikalı uyuşturucu kartellerinin çok sevdiği kamusal alanları içeriyor. Job, "Nehir havzaları arasındaki set, zaten kuruyordu. Yaz aylarında suyun yönünü saptıran insanlar, nehre bir darbe daha vuruyor" diyor. Bu su, tehdit altındaki Coho somonu, Chinook somonu ve ağaçların kesildiği bölgeye ulaşana kadar Eel Nehri boyunca binlerce kilometre yolculuk eden çelik kafa balığının yerel geçiş noktalarının yenilenmesi açısından son derece önemli. Çevreye etkisi ne olursa olsun esrar, Humboldt İli başta olmak üzere pek çok bölge için ekonomik bir geçim kaynağı. Yerel bir bankın başkan yardımcısı olan Jennifer Budwig, esrarın ilin yıllık ekonomik aktivitesine 415 milyon dolar, yani toplam gelirin dörtte biri oranında para sağladığını tahmin ediyor. Ulusal Liman Balıkçılığı Hizmetleri'nden Derek Roy, "Ekim alanları her geçen gün büyüyor" diyor. Roy'un söylediğine göre büyüme, California'nın tıbbi marihuana kul lanımını suç olmaktan çıkardığı 1996'dan sonra gerçekleşmiş. Dr. Gabriel, en kötü etkinin kamu arazileri üzerinde olduğunu söylüyor. Buradaki ekinler d-Con sıkılmış ton balığı ve sardalya konserveleriyle çevrili. Job, bu kaçak ekim alanlarında 70 bin ila 100 bin bitki olduğunu söylüyor; bunların, Meksikalı uyuşturucu çetelerinin işi olduğuna inanıyorlar. Ama küçük çiftçiler de etki ediyor. Bauer, kısa süre önce yönü değiştirilmiş bir su kaynağının sorumlularının kim olduğunu sorduğunda, 'Karşılaştığımız insanlar havzayı işaret edip, 'Bizden büyükler var' dedi" diyor. Aralarında Ray ve Job'ın da bulunduğu federal çevre çalışanları, San Francisco'daki ABD Başsavcılık Dairesi'ne iki dava sundu. Dairenin geçen yıl bir davayı açmayı reddettiğini söylüyorlar. Arcata'daki Çevre Koruma Bilgi Merkezi'nden Gary Graham Hughes, marihuana yetiştiricilerinin bir kimlik krizi yaşadığını söylüyor. "Sektördekiler sorumluklarını anlamaya çalışıyor" diyor. THE NEW YORK TIMES