

ABD'nin Stanford Üniversitesi'nden bilimadamları, ülkedeki binlerce patronun konuşmasını inceledi.
"Telekonferastaki aldatıcı sunumları tespit etme" başlıklı araştırmada, şirket yetkililerinin 30 bin telekonferans metni üzerinde çalışan bilimadamları, kelimelerin seçimi, cümle yapısı gibi özelliklerin "yalancıların maskesini düşürdüğünü" belirtti.
Araştırmaya imza atanlardan David Larcker, yalan söyleyen yetkililerin konuşmalarında kısa, öz ve kesin ifadeler yerine "herkes bilir ki..." gibi genel ifadelere yer verdiklerini vurguladı.
Gerçeği söylemekten kaçınan yetkililerin "ben" zamirini kullanmadıklarını ya da "biz"i tercih ettiklerini belirten Larcker, birinci tekil şahıs zamirinin (ben) kullanımının kişinin söylediklerine bağlı olduğunu gösterdiğini, yalancıların "söylediklerinden uzaklaşmaya" çalıştıkları için "ben" kelimesini kullanmaktan kaçındığını ifade etti.
Larcker, "aşırıya" kaçmanın da yalanı ele verebildiğini, yalan söyleyen yetkililerin konuşmalarında "olağanüstü, inanılmaz, muhteşem" gibi sıfatları kullandıklarını belirtti.
Paylaş