

Sanal ortamın, kontrolsüzce gezinen küçük yaştaki çocuklar için birçok tehlike içerdiğini belirtti.
Türkiye’de internet abone sayısı artarken kullanıcıların yaşı düşüyor. Artık ilkokul ve ortaokul çağında da internet yaygın olarak kullanılıyor. Tedbir alınmadığı takdirde çocuk, sanal ortamda, sadece sokakta olabileceği sanılan birçok olumsuzlukla karşılaşıyor. İnternet Geliştirme Kurulu Başkanı Serhat Özeren, sosyal medyanın tehlikelerine işaret ederek aileleri uyanık olmaya çağırdı. 19 milyon 500 bin kullanıcıdan 1 milyon 400 bininin güvenli internet’e geçtiğine dikkat çekti.
Prof. Dr. Ercan Tatlıdil, internetin ihtiyaçtan çıkıp alışkanlık haline geldiğini ifade etti. Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Dilbaz ise “Tanımadığımız birini evimize almayız. Fakat internet aracılığıyla başka insanları evimize kadar getirebiliyoruz.” dedi. Dilbaz, 18 yaşın altındaki çocukların riski anlayamadığını, internetteki bilgileri doğru zannettiğini belirtti.
Sosyal medyada 13 yaş ve üzerinde olanlar sitelere üye olabiliyor. Dünya genelindeki uygulama da bu yönde. Ancak herhangi bir şekilde kimlik denetimi yapılmadığı ve başvurular beyana tabi olduğu için de küçük çocuklar yaşlarını büyüterek sosyal paylaşım sitelerine üye olabiliyor. Uzmanlara göre sosyal medyada küçük yaştaki çocukların arkadaşlık kurması hırsızlık, dolandırıcılık ve çocuk kaçırma gibi sonuçlara yol açabiliyor. Teknolojideki gelişmeyle birlikte internet kullanımı da her geçen gün artıyor. 1 Ocak 2012 tarihinde 14 milyon 100 bin olan geniş bant internet abone sayısı geçen ay itibarıyla 19 milyon 500 binin üzerine çıktı. Çocukları internetin zararlı alışkanlıklarından korumak için başlatılan Güvenli İnternet Hizmeti’ne ise aileler yoğun ilgi gösterdi. Bir yıl içerisinde 1 milyon 400 bini abone olmak üzere güvenli internet kullanıcı sayısı 5 milyonu buldu. İlk ve ortaöğretim ile üniversitelerin yanı sıra kamu kuruluşlarında da bilinçli internet kullanımına ilişkin eğitim faaliyetleri düzenleneceğini aktaran İnternet Geliştirme Kurulu Başkanı Özeren, “Farkındalık oluşturmak gerekiyor. 40 yaş üstü ebeveynler ile çocukları arasında teknoloji konusunda ciddi bir fark var. Bunun için anne ve baba çocuğu takip edemiyor.” dedi.
Başkan Özeren, ana amacın 9-16 yaş grubunda olan çocukların internet üzerindeki sosyal paylaşım sitelerini kullanma alışkanlıklarının ortaya çıkarılması olduğunu belirtti. Araştırma 9-16 yaş arası 524 çocukla hanelerde yüz yüze gerçekleştirildi. Araştırmaya katılan çocukların o an yanlarındaki velilerinden izin alındı. Sorular sorulurken veli ve çocuğun aynı mekânda fakat birbirlerinden uzakta bulunmasına dikkat edildi. Araştırmanın saha çalışmasında kullanılan soru formunda, filtre sorular dahil toplam 38 soru soruldu. Bu 38 sorunun 25’i çocuğa, 13’ü ise yanında bulunan velisine soruldu. Çocukların yüzde 38,4’ü “her gün bir kere”, yüzde’30’u “her gün bir kereden fazla” ve yüzde 23’ü ise “haftada bir kereden fazla” interneti kullanmakta. Çocukların yüzde 84’ü şimdiki arkadaşlarıyla iletişim kurmak için, yüzde 32’si sosyal paylaşım sitesinde neler olduğunu görmek için, yüzde 31’i eski arkadaşlarını bulmak için, yüzde 28’i ise arkadaşlarının ve diğer kişilerin neler yaptığını öğrenmek için sosyal paylaşım sitesini kullandığını belirtti.
Paylaş