BEKLENMEYEN DAVRANIŞLAR ZAMANI
- 2-3 ya dönemi çocukların yapabilirlik dereceleri keşfettikleri bir dönem. Hiç ummadığınız bir zamanda size kızıp size "eşek" diyebilir, masada duran bir şeyi yüzünüze baka baka yere fırlatabilir. İşte tam da bu yaş döneminde gelişen beklenmeyen davranışların nedenleri neler olabilir?
- Bu dönem çocukların artık özerklik kazanmaya başladıkları dönemdir. Motor becerileri giderek artan çocuk o güne kadar yemek yemesinden, yer değiştirme ve giyinip soyunmaya kadar birçok konuda bakımverene bağımlıyken, artık kendi davranışları üzerinde çok daha fazla kontrol sahibidir.Bunlarla birlikte çocukta birtakım davranış değişiklikleri de göze çarpmaya başlar. Bu yaşlar ayrıca tuvalet kontrolünün de kazanıldığı yaşlardır. Tipik olarak bu yaştaki çocuklar “evet” demeden önce “hayır “demeyi öğrenir. Şimdiye kadar sakin, belki de çok uyumlu bir bebekken huysuz, inatçı bir çocuğa dönüşebilir. Bu davranış tarzı bağımsızlık gelişiminin önemli bir göstergesidir. Ancak kalıcı olursa ebeveynler veya bakımverenler için önemli bir soruna dönüşebilir.
- Bu dönemde en çok karşılaşılan sorunlar inatçılık, istekleri olmadığında öfkeli tavırlar sergileme, çevresindekilere vurma, elindekileri fırlatma, tepinme, söylenenin tersini yapma, çabuk ağlama, yemek yediren kişi ile çatışma, yemeği reddetme ya da dışarı çıkartma vs. gibi davranışlardır.
-Tüm bunlar gelişim döneminin normal bir parçası mıdır?
- 2 yaş çocuğu için koşma, topa vurabilme yeteneği, 6-7 küpten kule yapabilme, kendi ismini bilme, yabancı korkusunun azalıp kaybolması, yaşıtlarıyla paralel oyun oynama gibi davranışlar nasıl yaşına göre gelişiminin normal olduğunu olduğunu gösteren bulgularsa, anneye “hayır” demeyi öğrenmesi de kişisel ve sosyal gelişiminin normal olduğunun bir göstergesidir.
- Çocuk büyüdükçe ve hareketlendikçe uyması gereken kuralların ve karşılaştığı engellemelerin de miktarı artıyor. Örneğin tuvalet alışkanlığının kazandırılması, etrafta tehlikeli eşyalardan uzak durulması, yüksek yerlere çıkılmaması. Tüm bu ve buna benzer durumlar çocukta engellenme duygusu uyandırıyor ve bu dönemde bu tip tepki davranışlarının ortaya çıkmasını daha da artıyor.
- Anne-babalar çocuklarının bu dönemi atlatabilmelerinde onlara nasıl yaklaşmalı, neler yapmalıdır?
-Anne babalar öncelikle bu tip davranışların normal gelişim döneminin bir parçası olduğunu unutmamalı ve endişelenmemelidir. Çocuğun uygunsuz tavırları ortaya çıktığında da çocuğa sinirlenip bağırmak yerine sakin olmalı ve çocuğun dikkatini başka bir yöne çekerek veya çocuğun sakinleşmesini bekledikten sonra net bir ses tonuyla ve onun anlayabileceği bir dille çocuk yanlış davranışı hakkında uyarmalıdır. Çocuğun oynadığı ortamların güvenli ve rahat olmasına dikkat etmeli, çocuğa zararlı olabilecek, tehlike yaratabilecek eşyalardan arındırılması gerekir. Korkutma, uygunsuz cezalar, tehdit ve tutarsız davranışlar sıklıkla sorunların artmasından başka işe yaramaz. Çocuğa tuvalet eğitimi de zorlayıcı olabileceğinden, eğitim sırasında fazla katı olmamaya dikkat edilmeli, aynı şekilde yemek konusunda da çocuğa baskı yapılmamalıdır.
Hangi yaş dönemi olursa olsun çocuk eğitiminde temel kurallardan biri anne ve babanın davranışlarında kararlı ve tutarlı olmasıdır. Ayrıca aşırı koruyucu kollayıcı, çocuğun bireyselleşmesini engelleyici davranışlardan da uzak durmak gerekir.
Ödül ve cezada dengeli olunmalı, her zaman öncelikle ödüllendirme tercih edilmelidir. Olumlu davranışları gözden kaçırmamaya dikkat edilmeli ve davranışının doğru olduğu tavırlarımızla hissettirilmelidir.
- Bu dönemde çocukla ilişkide doğru yaklaşım sergilenemezse, ebeveynlerin yaklaşım şekline göre çocukta inatçılık, kurallara uymakta zorluk yaşama veya aşırı kuralcılık, takıntılar , arkadaş ilişkilerinde geçimsizlik, yeme ve tuvalet sorunları veya bireyselleşmede güçlük gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
Doğru yaklaşım çocuğun daha sosyal, uyumlu ve kendi başına bir birey olası yolunda çok önemli bir rol oynar.
Paylaş