BİLİM DÜŞÜNCEYİDE GÖRÜNÜR KILDI!
Hiç kimsenin, düşüncelerimizi okuyamayacağını düşünürdük. Fakat bilim adamları şimdi deneklerin beyin etkinlerini izleyerek, deneklerin ne yapmak istediklerini önceden görebildiler.
İnsanın amaçlarının okunduğu beyin bölgeleri. Sağda, beyindeki uyarı motifleri gösterilmekte. Bunlar toplama ve çıkarma işlemine göre farklılık göstermekte. Solda ise somut beyin bölgeleri görülüyor. Yeşil işaretli bölgelerdeki uyarımlardan, deneğin ne yapmak istediği okunuyor. Kırmızı bölgede ise eyleme geçirilen düşünce okunmakta.
Beyin araştırmacıları uzun bir süredir bir insanın beyin etkinliklerinden, düşünceleri hakkında neler öğrenebileceğini merak ediyorlardı. Bugüne kadarki araştırma sonuçları, mesela basit hareketlerin beyin etkinliklerinden gayet iyi okunabildiğini göstermişti. Max-Planck Kavram-ve Sinirbilimleri Enstitüsü
Araştırmacılar deneyler sırasında katılımcılara basit matematik soruları vermişler. Örneğin iki sayıyı toplama ya da çıkarma işlemi gibi. Denekler daha sayıları görüp, işleme başlamadan önce araştırmacılar deneklerin, soruları ne şekilde çözeceklerini %70 doğruluk payıyla, fonksiyonel manyetik rezonans tomografisiyle izledikleri beyin etkinlerinde okuyabildiklerini söylüyorlar Current Biology dergisinde. Soruları kapalı alan denekler, hangi sayıları toplayacaklarını veya çıkaracaklarını bilmiyorlardı.
Araştırmacılar bu şekilde deneklerin ne yapacaklarını beyin etkinlerinden okuyabileceklerinden emin olmuşlar. Sayılar ancak birkaç saniye soru ekranda görünmüş ve denekler istedikleri soruyu cevaplamışlar. "Özgürce alınan kararların prefrontal korteksin orta kısmında, talimatların ise yan kısımda depolandığı tahmin ediliyordu. Bu tahminleri deneylerimizle kanıtladık diyor Haynes.
Şimdiye kadar görülemeyeni, görünür kılmak "Multivaryant Motif Tanıma" olarak isimlendirilen yeni bir yöntemle mümkün olmuş. Düşünceyi okumak için bir bilgisayar, beyindeki karakteristik etkinlik motiflerini tanıyacak şekilde programlanmakta. Bildik yöntemlerden farklı olarak burada kişilerin niyetlerini öğrenmek için, farklı beyin bölgelerindeki ölçümler kombine edilmekte. Yöntemin bu kadar iyi işlemesi, beynin işleyiş biçimiyle ilgili. Deneyler, amaçların sinir hücrelerinde değil, sinirsel etkinlik içinde, mekânsal dağılım gösteren motiflerde depolandığını göstermekte.
Böylece beyinde bölgesel ağırlık noktaları izleniyor: Önde bulunan bölgeler, soruların cevaplanmasına kadarki düşünceleri işlerken, arkadaki bölgeler denekler hesaplamaya başladıktan sonra etkinleşmekte. Yani beynin bir bölgesinde amaç olarak depolanan davranışlar, yerine getirilebilmeleri için beynin başka bir yerinde kopyalanması gerekmekte.
Araştırmayla elde edilen sonuçlar, yöntemin klinik ve teknik alanda daha iyi uygulanabileceğini göstermekte. Bugün bile bilgisayar destekli protez veya beyin-bilgisayar arayüzleri sayesinde felçli insanların yaşamları kolaylaşmakta. Fakat bunlar daha çok hastanın yapmak istedikleri hareketleri okuyorlar. Yani hastalar sadece düşünceyle protezleri veya bilgisayar imlecini hareket ettirebiliyorlar. Oysa yeni araştırma son derece karmaşık düşüncelerin bile beyin etkinliklerinden okunabileceğini gösterdi. Yöntem şimdilik sadece manyetik rezonans tomografisiyle işliyor. Elektroansefalografi görüntüleme tekniğine daha sonra aktarılacak.
Nilgün Özbaşaran Dede
KAYNAK: //www.cumhuriyet.com.tr
Paylaş