Otizmli bireylerin sağlık ve rehabilitasyon ihtiyaçlarını sağlamak için kurulan Otizm Vakfı, yaz kursuları otizmli çocukları, sporla ve güzel sanatlarla rehabilite ederek, sosyal hayata kazandırmaya çalışıyor.
Otizmli bireylerin sağlık ve rehabilitasyon ihtiyaçlarını sağlamak için kurulan Otizm Vakfı, yaz kursuları otizmli çocukları, sporla ve güzel sanatlarla rehabilite ederek, sosyal hayata kazandırmaya çalışıyor.

Yaz okulunda eğitim alan 13 otizmli çocuğa, yaşam becerileri kazandırmak için spor çalışmalarından resme, kil ve seramik çalışmalarına kadar pek çok alanda kurs veriliyor. Spor çalışmaları, Gazi Üniversitesi Spor Merkezi'nde, diğer etkinliklerle ilgili kurslar ise Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde gerçekleştiriliyor.
Haftanın 5 günü devam eden kurslara çocukların ilgisi yoğun. Sosyal çevrenin içindeki kurslarda çocuklar, hem becerilerini geliştiriyor hem de hoşça vakit geçiriyor. Ailelerin yakından izlediği etkinlikler, uzman öğretmenler gözetiminde yürütülüyor. Çocuklarının her gün yeni bir şeyler öğrenmesi aileleri de mutlu ediyor.
OTİZM VAKFI BAŞKAN YARDIMCISI CENGİZHAN SONEREN
Otizm Vakfı Başkan Yardımcısı Cengizhan Soneren, “Amacımız otizmli çocukları topluma kazandırmak, sosyalleştirmek. Biz de bireyiz, toplumun kabul gören bir bireyiyiz. Eğer toplum bizim gibi bireyleri tanır ve kabul ederse başta bizim evlatlarımız ve aileler bütün sosyal ortamlarda rahat edeceğiz. O yüzden sosyal bir çevre içinde yapıyoruz bunu. Şu anda havuzu kullanıyoruz. Bizim çocuklarımızla diğer bireyler iç içe, hem kaynaştırma oluyor, hem de bizim çocuklarımız normal bireyleri model alarak birlikte hareket ediyorlar, böyle bir özelliği var” diye konuştu.
Çocukların günlük yaşamlarını anlamlı bir şekilde doldurmak istediklerine dikkati çeken Soneren,”Programımız yemekle başlıyor. Bundaki amacımız bir takım yaşam becerilerini öğrensinler. Yemekten sonra bir öz bakım ve dinlenme... Ufak bir yürüyüşten sonra esas çalışmalar başlıyor. Üç gruba ayrılan çocuklar, salon, tartan pistte yürüyüş ve fitness çalışmaları uyguluyor. Daha sonra da çocuklar havuza girerek yüzüyorlar. Sadece burası değil. Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ne gidip seramik ve resim çalışmaları yapıyorlar” ifadesini kullandı.
Soneren, yaz okulunun çocuklar üzerinde gözle görülür önemli bir etkisinin olduğuna vurgu yaparak, toplumla kaynaşma sağlandığını, çocukların diğer bireylerle yaptığı çalışmalarda davranış problemleri sergilemediğini söyledi.
A.A