Covide yakalananlarda stres bozukluğu görülüyor…
Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen “Covid 19 Küresel Salgının Toplumsal Ruh Sağlığına Etkisi” başlıklı programda salgının çocuk, yetişkin, yaşlı ve sağlık çalışanları olmak üzere genel olarak toplumun üzerindeki etkileri ele alındı. Programın konuğu NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Onur Noyan oldu. Noyan, Covid-19 salgınını geçirenlerin %96’sında travma sonrası stres bozukluğu belirtilerinin görüldüğüne dikkat çekti.
“Net verilerle halkı doğru bilgilendirmek çok önemli”
Zoom üzerinden gerçekleştirilen programda Doç. Dr. Onur Noyan salgının toplumsal ruh sağlığına etkisi hakkında önemli bilgiler verdi. Üsküdar Üniversitesi olarak salgınla alakalı koronafobi ölçeği geliştirdiklerini ve bu ölçeğin Covid-19 salgınında ortaya çıkan fobi davranışlarına yönelik yapılandırılmış bir ölçek olduğunu ifade eden Noyan; “Bu ölçeğin geçerliliği ve güvenilirliğini gösterdik, birçok çalışmada şuan kullanılmaya başlandı. Çünkü bizim karar vermemiz gereken bir davranış profili ortaya çıktı. Bazıları salgından dolayı çok fazla önlem almaya başladı. Bilim insanı olarak çok daha net bilgilere ihtiyacımız var. Bu araştırmada bizlerin ve sizlerin çıkaracağı derslerin başında, salgınla ilgili ayrıntılı araştırma ve net veriler üzerinden halkı doğru bilgilendirmenin önemi ortaya çıkıyor.” Dedi.
“Salgın ruh sağlığını ve kalbi etkiliyor”
Covid-19 salgınını geçirenlerin %96’sında travma sonrası stres bozukluğu belirtilerinin görüldüğüne değinen Noyan; “ Koronafobinin belirtileri arasında gece hastalığı düşünerek uyanma ya da hastalığın olumsuz sonuçlarını ölmeyi düşünme, uykunun bozulması ve depresyon gibi unsurlar bulunuyor. Eğer altta başka bir hastalık varsa durum daha da kötüleşmiş oluyor. Özellikle sağlık çalışanlarında depresyon, kaygı bozukluğu, uyku kalitesinde bozulmalar ortaya çıkabiliyor. Kadınlar, bireysel sağlığın veya dayanıklılığın zayıf olduğu kişilerdir. Yakınlarında ya da ailesinde Covid olan bireylerin psikiyatristik sorunlar yaşama ihtimalleri daha da artar. Tüm dünyada salgının ruhsal durumda depresyon ve kalbi etkilediğini söyleyebiliriz.” İfadelerini kullandı.
“Belirsizlik, endişe yaratıyor”
Kişilerde endişe yaratan durumun belirsizlik olduğuna dikkat çeken Noyan; “Belirsizlik kişinin kendini garanti altında hissetmemesi ya da kendini tehdit altında hissetmesine sebep olur. Bu süreç içerisinde ortaya çıkan hastalık belirtilerinin dışında ‘Acaba hastalık kapar mıyım?’ endişesini taşıyan da çok fazla kişi var. Aynı zamanda evlere kapanmamız bizleri yalnızlaştırdı, daha içe kapandık daha kapalı bir çevre içerisinde yaşamaya başladık. Bu durumda konsantrasyon bozukluğu yaşamamıza neden oldu. Hastalığın bulaşma riski herkes de psikolojik rahatsızlık yarattı. Yapılan çalışmalar kadınlar, çocuklar, sağlık çalışanları, düşük sosyo-ekonomik durumda olanlar ve sosyal izolasyonda olanların daha çok psikolojik rahatsızlığa yakalandığını ortaya koymuştur. Kişiler, yaygın anksiyete bozukluğu, depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu gibi durumlarla karşı karşıya kalmışlardır. Kontrol ve farkındalık bu durumda çok önemli yer tutuyor. Yeterli tıbbi kaynağı olanlar, önlemlere uyanlar, doğru bilgi alanlar süreci daha rahat geçirmiştir.” Şeklinde konuştu.
Paylaş