

Doğum öncesi nedenler arasında
Annenin aile içi huzursuzluklar nedeniyle yaşadığı duygusal karmaşa.
Korku, panik yaşaması
Ruhsal sorunlar geçirmesi
Çocuğun istenmemesi
Doğum sonrası nedenler:
• Annenin aşırı meşguliyeti sonucu çocuğu ihmal etmesi
• Çocuğun aşırı televizyon izlemesi ve yalnız bırakılması
• Müzik ve televizyonun bağımlılık haline gelmesi.
• Aileden gelen duygusal bir miras
Bu tip otizmli çocuk konuşmaktan zevk almadığı için konuşma sesleri onu rahatsız eder. Konuşmalara tepki olarak eliyle kulağını kapatır. Bazı çocuklar da ise; 1-1.5 yaş civarındaki şoklar, korkular otizme, 2 yaş ve sonrası şok ve korkular kekemeliğe neden olabilirler. Sonradan otistik olan çocuklar o şok anıyla konuşmaya kendilerini kapatırlar. Susarlar. Konuşurlarsa tekrar şok anını yaşama korkusu vardır. Bazıları hiç ses çıkarmaz, aile ile işaret dili ile iletişim kurar. Konuşmaya ihtiyaç duymadığı için konuşmaz. Bu tip otistik çocukların bebekliği normal seyir takip etmiş, anlamsız sesler heceler çıkarıp konuşmanın ön hazırlıklarını yapmış, baba, anne, dede gibi anlamı kelimeleri söylerken, şoktan sonra susmuşlardır. Takıntı şeklindeki davranışlar görülür. Örneğin; ışığı açıp kapamak, bir oyuncağı sürekli evirip çevirip oynama, onu yanından ayırmama, sürekli bir şey yeme ihtiyacı, otururken birden kalkmak veya hiç hareket etmemek, istekleri hemen karşılanmazsa çığlık atmak, sevinince çığlık atmak, göz göze gelmekten sürekli kaçınmak, ağlama krizleri. Bu durumlar en büyük iletişim engelleridir.
Asla aile tarafından hoş görülmemeli pekiştirilmemelidir. Dikkatini başka alanlara dağıtmak, ilgi alanlarını genişletip çoğaltmak, çevreyi görmesini sağlamak gerekir. Otistik çocukların da istek ve ihtiyaçlarının diğer çocuklar gibi olduğunu bilmeliyiz. Farkına varmadan, yanlış davranarak, çocuğun uygunsuz davranışını pekiştirmemeliyiz. Konuşmadan ihtiyaçlarını karşılamamalıyız. Çok az otistik çocuğun hiç konuşmadığı görülmüştür. Konuşma organları tembel kaldığı için konuşmazlar. Eğer dil öğretmek için bilinçli bir çaba gösterilirse onlar da öğrenirler.önce sözcüklerden,sonra basit emirlerden kurulan basit cümlelerle, her çocuğun konuşması kolaydır. Konuşma organları karmaşık da olsa kullandıkça gelişir.
Paylaş